51 kişinin öldüğü apartmanın AKP’li müteahhidinden skandal savunma: Deprem Allah’tan oldu, inanmayanlar bizi suçluyor

Hatay’da, 6 Şubat sarsıntılarında yıkılan ve 51 kişinin hayatını kaybettiği Cemil Çapar Apartmanı’yla ilgili davanın üçüncü duruşması bugün yapıldı. Duruşmada sanık AKP’li müteahhit Mehmet Özkan, “Suçum olsa kaçardım, kaçmadım. 19 aydır çok kötü koşullardayım. Sarsıntı Allah’tan oldu, ona inanmayanlar çıkmış bizi suçluyor” dedi. 

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat sarsıntılarında Hatay’ın Antakya ilçesi Gazi Mahallesi’ndeki Cemil Çapar Apartmanı da yıkıldı. Enkaz yığınına dönen apartmanda 51 kişi ömrünü yitirdi ve enkazda yangın çıkması sebebiyle çok sayıda cenazeye ulaşılamadı.

Hatay 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün görülen üçüncü duruşmada, tutuklu müteahhit Mehmet Özkan SEGBİS aracılığıyla savunma yaptı. Cemil Çapar Apartmanı’nın inşt mühendisi, şantiye şefi, mimari proje sorumlusu Mehmet Güçlü, yapı kontrol firması sahibi Bülent Kimyon duruşmada hazır bulundu. Duruşmaya, sarsıntıda yakınlarını kaybedenlerin aileleri ve avukatları katıldı.

Sanıklar sarsıntısı suçladı

Duruşmada sanıklara söz verildi. Bir evvelki duruşmadaki sözlerini tekrarlayan Mehmet Güçlü, “Binanın statik ve şantiye şefliğinde herhangi bir kusurum olmadı. 2001 yılından itibaren Antakya’da hem proje hem de mühendislik yaptım, sayısız projeye imza attım ve hiçbiri yıkılmadı. Bu sarsıntı, 10-11 şiddetinde ve 1 dakika 47 saniye sürdü. Hatay yerle bir oldu. Eksper raporunda geçen etriye (Betonarme yapılarda kolon ve kirişlerde ana donatıyı bir ortada tutmayı sağlayan donatı çeliğinden yapılan sargı elemanları) uyumsuzluğunu kabul etmiyorum. Bir sorun olsaydı, belediyeden denetleyenlerden geçmezdi” diye savunma yaptı.

Müteahhit Mehmet Özkan ise “19 aydır zor kaidelerde tutukluyum. Binada hiçbir kusur olmadı ve proje uygun yapıldı. Tahliyemi talep ediyorum” dedi. Yapı kontrol firması sahibi Bülent Kimyon da savunmasında, “Mehmet Özkan ile kontrat yaparak çalıştık. Devlet ataması ile olmadı. Kendisini yıllardır tanırım. Betondan, gereçten kısacak bir insan değil” tabirini kullandı.

“Aklımızla alay ediyorlar”

Sanıkların akabinde müştekiler ve müşteki avukatlarına söz aldı. Müşteki avukatı Seher Eriş, “Deprem çok şiddetliydi, evet. Binanın sağındaki ve solundaki binalar nasıl sağlam? Haydi onu da geçtim. Şu an bu duruşma salonundakiler de zelzelesi yaşadıburadalar. Binaları onları dışarı çıkarttı. Yıkım yalnızca sarsıntının şiddetiyle açıklanamaz. Aklımızla alay ediyorlar” dedi.

Skandal savunma

Cumhuriyet Savcısı, tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti. Savcının akabinde söz alan müteahhit Mehmet Özkan, “19 aydır tutukluyum, maddi olarak bittim, ailem perişan oldu. Ben neden tutuklu olduğumu bilmiyorum. Benim cürmüm nedir? Müştekilerin avukatı üstümüze çok geliyor. Zelzelesi biz yapmadık ki? Kötü iş yapsam devlet bize o kadar proje, iş vermez. Hatay gibi bir yerde 4 yıl vergi rekortmeni oldum. Kabahatim olsa kaçardım, kaçmadım. 19 aydır çok kötü koşullardayım. Sarsıntı Allah’tan oldu, ona inanmayanlar çıkmış bizi suçluyor” diye konuştu.

Mahkeme heyeti, eksper raporunun hazırlanmaması nedeniyle AK Partili müteahhit Mehmet Özkan ve sanık Mehmet Güçlü’nün tutukluluk halinin devamına karar verdi. Heyet, yapı kontrol firması sahibi Bülent Kimyon’un kontrollü hürlükle yargılanmasına karar vererek, duruşmayı 6 Aralık 2024 tarihine erteledi.

Duruşma çıkışı Hatay Adliyesi önünde açıklama yapan müşteki avukatı Seher Eriş, sarsıntının afet olduğunu ama zelzelesi katliama dönüştürmenin bir tabiat olayı olarak açıklanamayacağını belirtti. Eriş, açıklamasının devamında, “Bu kadar hayatını kaybeden insanın olduğu bir davada, sorumluluğun iyi tespit edilmesi önemli. Müteahhit, yapı kontrolü, mimarı, denetleyen, sorumluluğunu eksik yapan kamu vazifelileri olmak üzere adalet için hepsinin yargılanması gerekir. Herkesi sarsıntı cürümlerinin yargılanmalarına hesap sormaya davet ediyorum” diye konuştu. (ANKA)