Dünyada yaklaşık 350 milyon astım hastası olduğu tahmin ediliyor
Dünya genelinde en sık görülen ve bulaşıcı olmayan kronik teneffüs hastalıklarından astım nedeniyle her yıl 450 binden fazla kişi hayatını kaybediyor.
Dünya Sağlık Örgütü’nce (DSÖ) her yıl mayıs ayının ilk salı günü, farkındalığı artırmak gayesiyle “Dünya Astım Günü” ismi altında etkinlikler düzenleniyor.
Türkiye’de ise Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü, Türk Toraks Derneği, Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği ve GARD (Global Alliance Against Chronic Respiratory Diseases – Teneffüs Hastalıklarına Karşı Global Birlik) Türkiye Programı işbirliğiyle bu yıl “Astımda Eğitim Güç Verir: Bilgi Anahtardır” temasıyla işleniyor.
DSÖ bilgilerinden derlenen bilgilere göre, dünyada yaklaşık 350 milyon kişinin astım hastası olduğu ve her yıl 450 binden fazla astıma bağlı mevt gerçekleştiği tahmin ediliyor.
Astım kaynaklı ölümlerin önüne geçmede sağlık imkânlarına erişimin kıymeti ilk sıralarda yer alırken, hastalık nedeniyle en fazla can kaybı ise düşük ve orta gelirli ülkelerde gerçekleşiyor.
En çok astım görülen ülkeler
Astım, nüfusa oranla en çok ABD ve Avustralya ile birtakım Batı Avrupa ve Latin Amerika ülkelerinde görülürken, bu hastalığa bağlı vefatlar ise en çok Myanmar, Kiribati, Laos, Sri Lanka, Yeni Gine, Mali ve Lesotho gibi ülkelerde kayda geçiyor.
Türkiye’de de 2017 yılında gerçekleştirilen “Türkiye Hane Halkı Sağlık Araştırması: Bulaşıcı Olmayan Hastalıkların Risk Faktörleri Prevalansı” çalışmasında 15 yaş ve üzeri yetişkinlerin yüzde 6,9’unun şimdiye kadar bir doktor tarafından astım tanısı aldığı ortaya konmuştu.
Astım belirtileri
Astım, akciğerlerdeki küçük hava yollarının iltihaplanması ve daralması, öksürük, hırıltı, nefes darlığı ve göğüste sıkışma sonucu ortaya çıkan kronik bir akciğer hastalığı olarak biliniyor.
Bu hastalık, tekrarlayan ve ataklar halinde gelişen nefes darlığı, nefes alışverişi sırasındaki hırıltı ya da ıslık sesi, göğüste baskı hissi ve öksürük gibi belirtilerle kendini gösteriyor.
Alerjik tepkileri harekete geçirebilecek ya da teneffüs yollarını tahriş edebilecek madde ve zerrecikleri solumak, astımın gelişmesinde çok önemli risk faktörü oluşturuyor.
Astımı tetikleyen çok fazla faktör bulunmakla birlikte bunlar arasında endişe, öfke, heyecan benzeri duygusal uyarımlar ile soğuk hava, toz, duman, hava şartlarındaki değişiklikler, çimen ve ağaç poleni, hayvan kürkü ve tüyleriyle viral enfeksiyonlar da öne çıkıyor.