Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, elektrik dağıtım dalındaki 2026-2030 yıllarını kapsayacak tarife devrine daha farklı bir gözle bakacaklarını ifade ederek, “2025 yılı, yeni bir elektrik dağıtım ve perakende piyasa mimarisini tasarladığımız, geldiğimiz noktayı gözden geçirip mert ve ezber bozacak kararlar alacağımız çok önemli bir yıl olacak” dedi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (Elder) 15. Bölüm Toplantısı’nda, tüm dünyada elektriğin üretiminden iletimine, dağıtımından perakende hizmetine kadar dönüşümün yaşandığını söyledi.
Kamu ve özel dal olarak ortak maksadın elektrik dağıtım bölümünün kaliteli, uluslararası standartlarda hizmet sunan yapıda olması ve vatandaşların bu hizmetten memnuniyetini en üst seviyeye çıkarmak olduğunun altını çizen Bayraktar, “Üretimde büyük değişimler olurken, tüketiciler üretici pozisyonuna gelirken, dijitalleşme beraberinde birçok fırsatı ve siber riskler başta olmak üzere farklı riskleri de beraberinde getirirken eski yaklaşımlarla bu hizmetlerin sunulmasını bekleyemeyiz. Bu nedenle 2026-2030 yıllarını kapsayacak tarife periyoduna daha farklı bir gözle bakacağımızı buradan ifade ediyorum. 2025 yılı yeni bir elektrik dağıtım ve perakende piyasa mimarisini tasarladığımız, geldiğimiz noktayı gözden geçirip gözü pek ve ezber bozacak kararlar alacağımız çok önemli bir yıl olacak” sözlerini kullandı.
Talep artarken tüketicilerin rollerinin de farklılaşmasının alışılagelmişin dışında farklı modellere yönlendirdiğine dikkati çeken Bayraktar, “Yenilenebilir gücün, fabrikalarımızı, iş yerlerimizi, meskenlerimizi birer üretici haline getirmesi, merkezi elektrik üretim tesislerine küçük kesintili kaynakların eklenmesi, sisteme çok daha bütüncül ve yeni bir bakış açısını zarurî kılıyor” sözünü kullandı.
Özelleştirmenin akabinde dağıtım altyapısında önemli bir yenilenme ve genişlemenin yaşandığını aktaran Bayraktar, şu bilgileri paylaştı:
“2009’dan bugüne kadar dağıtım sektöründe özel bölüm eliyle toplam 20 milyar dolar yatırım yaptık. Abone sayımız 32,2 milyondan 50,3 milyona çıkarken, abone başına yatırım miktarı 13 dolardan 34 dolara çıktı. 947 bin kilometre olan dağıtım sınırlarımız tekrar bu süre içerisinde 1,4 milyon kilometreye çıktı. Türkiye genelinde yüzde 20’leri bulan teknik ve ticari kayıp oranı yüzde 9,4’e indi. En büyük teknik ve ticari kaybın yaşandığı dağıtım bölgelerimizden birinde 2009’da yüzde 73 olan oran bugün yüzde 43’e, diğer bölgemizde ise yüzde 56’dan yüzde 32’ye geriledi.”
Bayraktar, söylediği söz edilen gelişme ve ilerlemelerle vatandaşların elektrik hizmetlerinin kalitesine ilişkin memnuniyet beklentisinin de farklılaştığını ifade etti.
“Mevzuatta çok önemli düzenlemeler yaptık”
Dağıtım şirketlerinin, 4’üncü uygulama dönemi olan 2021-2025 döneminde yaklaşık 70 milyar liralık onaylı bir yatırım planının bulunduğunu vurgulayan Bayraktar, “Bu uygulama periyodunun ilk 4 yıldaki toplam yatırımı 55 milyar lira olarak gerçekleşti. İçinde bulunduğumuz yıl içinse 13 milyar liralık yatırım planı öngörüyoruz” diye konuştu.
Bayraktar, bu süreçte dağıtım ağı uzunluğu ve trafo sayısında çok önemli artışlar olduğunu, kayıp-kaçak oranlarını daha da aşağıya çekecek yatırımların bir plan dahilinde devreye alınması gerektiğini söyledi.
Dağıtım şirketleri tarafından vatandaşlara sunulan hizmetin güzelleştirilmesine yönelik olarak mevzuatta çok önemli düzenlemeler yaptıklarını hatırlatan Bayraktar, şöyle devam etti:
“Belirlenen eşik bedellerden daha kötü hizmet sunulan vatandaşlarımıza tazminat ödenmesi yükümlülüğü getirdik. Şirketin fliyet gösterdiği bölgedeki performansına bağlı ödül ve ceza sistemini hayata geçirdik. Tedarik sürekliliği ve teknik kalite yükümlülüklerinin takibine imkan sağlayan akıllı sayaçların kullanımına yönelik değişikliklere gittik. Kalite Faktörü uygulaması ile 2021’e ilişkin değerlendirmeler sonucunda 2 şirkete 53 milyon 559 bin 435 lira ek gelir, 19 şirkete toplam 280 milyon 433 bin 996 lira fiyatında ceza uygulandı. Yaşanan kesintiler nedeniyle dağıtım şirketlerinin vatandaşlarımıza karşı 2021’de yaklaşık 264 milyon, 2022’de 370 milyon ve 2023’te de 217 milyon liralık tazminat yükümlülüğü oluştu.”
Elektrik ticaretinde merkez ülke olma gayesi
Bayraktar, Milli Enerji ve Maden Siyaseti doğrultusunda yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının önceliklendirildiğine dikkati çekerek, bu kapsamda 2024’te yerli ve yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretiminin yüzde 60’lara ulaştığını anlattı.
Türkiye’nin elektrik talebinin 2035’te en az 510 milyar kilovatst olmasının öngörüldüğünü belirten ve bu noktada yenilenebilir enerji kaynaklarının değerine dikkati çeken Bayraktar, “Önümüzdeki 11 yılda, 2035’e kadar rüzgar ve güneş kurulu gücümüzü 4 katına çıkararak 120 bin megavata ulaşmayı hedefliyoruz. Elbette ki üretimdeki bu artışı, sağlıklı yönetebilmemiz güçlü iletim ve dağıtım altyapısına sahip olmamızı mecburî kılıyor. Bu doğrultuda ülkemizi doğudan batıya, kuzeyden güneye kuşatacak bir yeşil enerji koridoru oluşturmamız ve böylelikle elektrik şebekemizi çok daha güçlü hale getirmemiz gerekiyor. 2 bin 500 megavat olan elektrik ithalat ve ihracat kapasitemizi 2035’e kadar 3 katına çıkararak 7 bin 500 megavatlık bir kapasiteyle bölgemizde elektrik ticaretinde de merkez ülke haline gelmeyi hedefliyoruz” dedi.