Burutay Subaşı: “İtalya’dan gelen teklifi reddetmek zorunda kaldım”

Arkas Spor’un deneyimli oyuncusu Burutay Subaşı yeni açıklamaları ile dikkat çekti. Subaşı, Voleybolun Sesi için yaptığı röportajda Türkiye A Milli Voleybol Grupları, Milletler Ligi ve İtalya’dan aldığı teklifi neden reddettiğinden bahsetti.

“İtalya’dan gelen teklifi reddetmek zorunda kaldım”

Burutay Subaşı yeni açıklamalarında yurt içi ya da yurt dışından gelen ama kabul etmediği için pişman olduğu bir teklif olup olmadığı hakkındaki soruya şu sözlerle karşılık verdi: “Evet, tabii ki de. İlk Halkbank’a transfer olduğum periyotlarda Matey Kaziyski ile oynamıştık. Kaziyski yanlış hatırlamıyorsam ondan 1-2 sene sonra İtalya’ya döndü. O gittikten 3 sene sonra Verona’ya transfer olmuştu. Verona’dan bir teklif almıştık ama ben o teklifi üzülerek reddetmek zorunda kalmıştım.”

“Benim için voleyboldan önce aile geliyor”

İtalyan ekibi Verona’dan gelen teklifi reddettiği için pişman olmadığını belirten Burutay Subaşı, İtalya teklifini neden reddettiğini ise “Ailevi hususlar, psikoloji o dönem çok iyi değildi. Yani ben değilailemin psikolojisi çok iyi değildi. İtalya’dan yönetim etmem mümkün değildi. Sonuçta kötü bir şey olduğu zaman uçağa yahut otobüse atlayıp bir stte ailenizin yanında olamıyorsunuz. Benim için voleyboldan önce aile geliyor. Ondan ötürü bu türlü bir karar aldık. Pişman değilimo dönem kurallar farklı olsa tabii ki giderdim.” diyerek açıkladı.

“İtalya maçı mesleğimde dönüm noktası oldu”

Kariyerindeki dönüm noktası maçlar sorulan Burutay Subaşı, mesleğini şekillendiren maçın Türkiye A Milli Erkek Voleybol Grubu’nda forma giydiği dönem olduğunu şu sözlerle belirtti: “Kariyerimde birçok dönüm maçı oldu. Birincisi a milli takıma ilk gittiğim zaman. A milli takımda ilk oynadığım zaman İtalya’yı ilk sette 21-13 bir skordan dönüp 3-0 yenmemiz. Orada inanılmaz bir özgüven kazanmıştım ve o zaman daha 19 yaşımdaydım. O zaman ilk 4 numaradan oynadığım turnuvaydı o. Benim mesleğimin dönüm noktası oldu zira ben daha öncesinde pasör çaprazı oynuyordum. Yalnızca o turnuva ile başladı ve Arkas’ta da 4 numara oynayarak mesleğim gelişti. Orası bir dönüm noktası olmuştu.”

“Kupayı almak bizim için önemliydi”

Filenin Efeleri bu yıl tarihte ilk defa Milletler Ligi’nde mücadele edecek. Milli voleybolcu Burutay Subaşı ise turnuvaya katılma hakkı kazanmaları hakkında şunları söyledi: “Açıkçası bu yaz sahiden hoş bir milli takım sezonu geçirdik. Golden League ile başlayarak söyleyeyim. Golden League’de kötü oynamamıza karşın istediğimiz sonuçla döndük. Kupayı almak bizim için değerliydi. Finale çıktığımızda da Challenger Cup’a katılabiliyorduk ama kupayı almak bizim için çok daha kıymetliydi. Zira bu bize bir özgüven kazandıracaktı ki o denli de oldu.”

“Challenger Cup’ta da %100 bir şekilde oynayamadık. Sonuçta sezonun bitişindensonra başlayan bir milli takım vardı. Kendi ekiplerinde ilk 6’da oynayan oyuncuların hepsi 2-3 gün dinlenerek milli takım dönemine geldiler. Ruhsal olarak da çok yorgunluk vardı. Ben 2-3 haftalık bir tatil dönemi geçirdim, ruhsal olarak da pek hoş bir şekilde döndüm milli takıma. O da pozitif bir tesir yarattı ve biz Challenger Cup’tan kupayı alarak tarihimizde ilk defa Milletler Ligi’nde oynama hakkı kazandık.”

“İlk amacımız Antalya’daki maçlar”

Milletler Ligi’nin milli gruplar açısından değerini vurgulayan Burutay Subaşı bu bahiste şu değerlendirmelerde bulundu. “Milletler Ligi dediğimiz yer nitekim milli takım olarak da dünyanın şimdi zirve düzeyi. Oradaki her takımhemen ya bizimle benzer düzeyde yahut bizden üstte. Biz bunun şuurundayız ve şimdi tüm genç arkadaşlarımız, İtalya’da oynayan Efe, Adis, Halkbank’ta oynayan Mirza olsun, ayrıyeten Arkas’ta da Efe var o olsun, bu hususta inanılmaz bir istekleri var. Adis’in gelişimini biliyoruz, görüyoruz. Efe Bayram’ın sakatlığı geçti, tekrar süre buldu. Efe Mandıracı’nın bir yılda iki defa yerden ameliyat olduğu çok zor bir sakatlığı vardı. ama o çalışmayı bırakmadan voleybola özveriyle döndü. Bu da çok zordur.”

“Dediğim gibi hepimiz Milletler Ligi’nde başarılı olmak istiyoruz. İlk amacımız Antalya’daki maçların ilk dördünü kazanmak, bu bize çok özgüven verir. Oraya da hazır bir şekilde gideceğiz. Yapabilecek güçteyiz. İstediğimiz Olimpiyatlar’a gidebilmek için ilk 10 takım arasında yer almak.”

“Erkeklerdeki pasta imal aşamasında”

Türkiye’de erkek voleyboluna gösterilen ilgiden söz eden Subaşı, bayan ve erkek voleyboluna duyulan ilgiyi şu sözlerle değerlendirdi: “Bu muvaffakiyetle endeksli. Bayanlarımız nasıl en üste çıktı ve şu andaki verilen değer, izlenme sayıları salonların dolmaları muvaffakiyete tepki olarak oluşuyor. Sonuç olarak erkekler de oralara gidebileceğinin başlangıcını esasen 2-3 sene önce atmıştı. Şu anda onun altını doldurarak gidiyoruz. Tabii ki de bizim için hiçbir zaman kâfi olmayacak. Sonuç olarak biz bu işi yaparken birilerinin bizi izlemesini, destekse destek, eleştiriyse tenkit bunu yapmasını tabii ki de isteriz. Bayanlardaki pasta çok büyümüşken erkeklerdeki pasta üretim aşamasında. Pastayı yapacağız, insanların önüne koyacağız. İnsanlar da yaptığımız bu pastadan birer dilim alıp karşıya geçip izleyecek ve ona göre değerlendirecekler. Ben pastayı çok iyi yaptığımızı ve devamının da geleceğini düşünüyorum.”