Depremzede Döne Kaya Hatay Adliyesi önünde: Kaybedilenler sizin anneniz, eşiniz, evladınız olsaydı bu soruşturmalar böyle uzun sürer miydi?

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat sarsıntılarında Antakya Fuat Koku Sitesi’nde ailesini kaybeden Döne Kaya, başlattığı adalet nöbetine Hatay Adliyesi önünde devam etti. Kaya, ”Lütfen, sağduyuda olun. Kaybedilenler sizin anneniz, eşiniz, evladınız olsaydı bu soruşturmalar bu türlü uzun sürer miydi? 53 bin insan için adalet istiyorum” dedi.

Döne Kaya, adalet nöbeti için Hatay Adliyesi önündeydi. Zelzelede kaybettiği yakınları için adalet isteyen ve adalet sağlanana kadar nöbetlerine Ankara’da devam edeceğini söyleyen Kaya, yetkililere seslendi:

”Dava açılmadığı sürece de zaman zaman gelip bu adliye önünde bu soruşturmayı yürütenlere, o davayı görecek insanlara buradan sesleneceğim. Lütfen, sağduyuda olun. Kaybedilenler sizin anneniz, eşiniz, evladınız olsaydı bu şekilde bu soruşturmalar uzun sürer miydi? 53 bin insan için adalet istiyorum.”

”Bu insanlar, mümkün kastla yargılanmalı”

Kaya, Kahramanmaraş’ta 19 kişinin ömrünü yitirdiği Damla Apartmanı’na ilişkin davada, sanık statik proje müellifi Güngör Ç.’ye 10 yıl, sanık fenni mesul Yusuf D.’ye 8 yıl 10 ay 20 gün hapis cezası verilmesine de tepki gösterdi. Kaya, şunları söyledi:

”Damla Apartmanı’nda karar duruşması çıktı. Fenni mesule 5 yıl, yapı kontrole 10 yıl. Biz bu cezaları kabul etmiyoruz. Biz sevdiklerimizi ömür uzunluğu bir daha görmeyecekken 5 yıl 10 yıl, ceza mı? Biz, bu insanların muhtemel kastla yargılanmasını istiyoruz.

Bu insanlar yargılanmadıkça şu an Hatay, Kahramanmaraş, Adıyaman ve Adana’da inşta devam ediyorlar ve yeni ölümlere davetiye çıkarıyorlar. Biz bir daha ölmek istemiyoruz. 53 bin insan bir daha ölmesin.

6 Şubat sarsıntılarından sonra yurt dışındaki birtakım ülkelerde aynı şiddette zelzele oldu. Onlar neden 53 bin insan olarak ölmedi de Türkiye Cumhuriyeti, 53 bin insanı, o da bize verilen data sayısı… Bir süre 50’de tutulan bu bilgi sayısı nasıl oluyor da bir bakanın sözüyle 53 bine çıkarılıyor? Bizim bir canımız bile giderken acırken onlar o 3 bin sayısını arttırırken utanmadılar.” (ANKA)