Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz’dan büyüme değerlendirmesi

Yılmaz, Türkiye iktisadında, bu yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 2,1 oranında büyüme gerçekleştiğini, mevsim ve takvim tesirlerinden arındırılmış olarak ekonomik büyümenin bir evvelki çeyreğe göre yüzde 0,2 oranında azaldığını bildirerek, şunları kaydetti.

“Ekonomimiz 2024 yılının ilk dokuz ayında geçen senenindönemine göre yüzde 3,2 oranında büyümüştür. 2024 yılı üçüncü çeyreği büyümesinde, sıkı para ve maliye siyasetlerinin gecikmeli tesirlerine ek olarak sanayi üretiminde ve ihracat performansında zayıflamaya neden olan zayıf dış talep şartlarının belirleyici olduğu bedellendirilmektedir. 2024 yılı GSYH gerçekleşmelerini harcamalar istikametinden ele aldığımız tasarruf önlemleri sonrasında kamu tüketim harcamaları azalırken yurt içi talebin büyümeye katkısı eksi 0,1 puana gerilemiş, net ihracatın büyümeye katkısı ithalatta görülen yavaşlamaya bağlı olarak 2,2 puan olmuştur. Net mal ve hizmet ihracatının büyümeye katkısı 2024 yılı genelinde olduğui bu çeyrekte de büyümeye pozitif katkı vererek kompozisyondaki dengelenmede belirleyici olmuştur.”

“Kapsayıcı büyümeyle kalıcı refah artışına ulaşmayı hedefliyoruz”

Üretim tarafıyla değerlendirildiğinde, bu yılın üçüncü çeyreğinde inşt dahil hizmetler bölümünün yüzde 2,9, tarım kesiminin yüzde 4,6 oranında büyüme kaydederken, sanayi sektöründe zayıf dış talep şartlarının tesiriyle yüzde 2,2 oranında azalma yaşandığını aktaran Yılmaz, şöyle devam etti:

“Bu kapsamda dördüncü çeyreğe yönelik öncü göstergeler, dengelenmenin istenilen seviyeye ulaştığına, iç ve dış faktörlerin katkısıyla talep şartlarında bir miktar toparlanma yaşanabileceğine işaret etmektedir. Yatırım, istihdam, üretim, ihracat odağında ve enflasyonla mücadeleye katkı verecek bir tabanda iktisadımızı büyütmeye devam ediyoruz. Güçlü siyasi irade ve koordinasyon içinde uyguladığımız ekonomik program sonucunda cari açıkta düşüş sürerken, rezervlerimiz güçlenmeye, risk primimiz düşmeye, işsizlik tek haneli düzeylerde seyretmeye devam etmektedir. 2025-2027 periyodunu kapsayan Orta Vadeli Programımızı kararlılıkla uygulamaya devam ederek fiyat istikrarını sağlamayı ve kapsayıcı büyümeyle kalıcı refah artışına ulaşmayı hedefliyoruz.”