Gazze ateşkesini kurtarmak için nasıl bir diplomasi yürüyor?
Yolande Knell (Kudüs muhabiri) – Rushdi Abualouf (Gazze muhabiri)
19 Ocak’ta yürürlüğe girdiğinden bu yana sallantıda olan Gazze ateşkesi tehditler ve ultimatomlar sonrası pamuk ipliğine bağlı bir halde duruyor.
BBC’ye konuşan Mısırlı bir üst seviye güvenlik kaynağı, Mısır ve Katar’ın muahedeyi “kurtarmak için” diplomatik eforlarını ağırlaştırdığını aktarıyor.
Bir Hamas yetkilisi, üst seviye bir heyetin, “mevcut krizi denetim altına almak” için Kahire’ye gittiğini doğruladı.
BBC’ye konuşan bu yetkili, örgütün muahedenin kaidelerine “tam olarak bağlı” olduğunu savundu.
Son rehine takası sonrası taraflar birbirlerini suçluyor.
Hamas yardım dağıtımını münasebet göstererek 7 Şubat Cuma günü, planlanan rehine takasını durdurduğunu açıkladı.
Sonrasında ise önce ABD Başkanı Donald Trump, 15 Şubat’ta tüm rehinelerin serbest bırakılmaması halinde “kıyametin kopacağını” söyledi.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu 11 Şubat’ta yapılan kabine toplantısı sonrası, rehinelerin bırakılmaması halinde ateşkesin sona ereceğini duyurdu.
Netanyahu tehdidin tüm rehineleri içerip içermediğine ilişkin kendisi bir açıklama yapmadı.
Gazze’de hala 76 rehine bulunuyor.
Trump’ın bu süreçte Gazze’deki 2 milyon Filistinlinin “kalıcı” olarak öbür ülkelere gönderilmesi açıklaması da gelişmelerin seyrini değiştirdi.
Perde arkasında neler yaşanıyor?
İsrail kabinesinde, salı günü yapılan 4 stlik toplantı sonrası yapılan açıklamalar İsrail medyasında da baş karışıklığı yarattı.
Netanyahu’nun “bizim rehinelerimiz” tabirine ilişkin açıklama yapan bir İsrailli yetkili, kriz öncesi serbest kalmaları beklenen üç erkek rehinenin kastedildiğini aktardı.
Ancak daha sonra, ateşkesin altı haftalık ilk aşamasında serbest bırakılması planlanan hayattaki dokuz rehinenin de bırakılmasının beklendiği düzeltmesi yapıldı.
Bu sırada Netanyahu’nun yakın siyasi müttefiki Miri Regev, sosyal medyadan alınan kararın açık olduğunu duyurdu ve “Cumartesi gününe herkes serbest bırakılacak!” tabirlerini kullandı.
Aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich da, karşılıklı takasları içeren ilk altı hafta sonunda Gazze’nin işgal edilmesi, halkın da buradan kovulması gerektiğini savundu.
Smotrich, bu noktada geride “uluslararası destek” olduğuna da işaret etti.
Bu yorumlar, Trump’ın Gazze için savaş sonrası planlarının İsrail’in aşırı sağ politiklerinin elini güçlendirdiğini gösteriyor.
Açıklamaların, İsrail tarafında ateşkes muahedesini müzakere eden güvenlik yetkililerini endişelendirdiği söyleniyor.
İsrail medyasına göre, İsrailli güvenlik yetkilileri de, Hamas’ın elindeki üç rehineyi, planı yeniden işler hale getirecek şekilde serbest bıraktırmanın bir yolunu bulmaya çalışıyor.
Rehinelerin aileleri ve destekçileri, savaş yorgunu Gazze halkı gibi son gelişmeler sonrası kaygılı.
Son kriz nasıl başladı?
Hamas’ın Gazze’deki lideri Halil el-Hayya’nın Kahire’deki görüşmelere şahsen başkanlık ediyor olması, örgütün ateşkes mutabakatını tekrar rayına oturtmaya çalıştığının işareti olarak görülüyor.
19 Ocak’tan bu yana örgüt 16 İsrailli rehineyi serbest bıraktı. Karşılığında 500’den fazla Filistinli cezaevinden bırakıldı.
Aynı vakitte İsrail birlikleri Mısır sonu da dahil olmak üzere Gazze’nin nüfus alanlarının hudutlarına doğru çekildi.
Anlaşma ile yüz binlerce yerinden edilmiş Filistinli, süreksiz barınma alanlarından çoğu yıkıntı halindeki konutlarına dönmeye başladı.
Son kriz, Hamas’ın İsrail’in ateşkesin ilk etabı için verdiği tabirleri yerine getirmediği savından kaynaklanıyor.
İsrail’in Gazze’ye yaklaşık 300 bin çadır ile 60 bin karavanın girmesine izin vermesi gerektiğine işaret ediliyor.
Hamas yetkilileri, yaşadıkları bölgelere dönen halkın soğuk kış kurallarında barınması maksadıyla buna benzeyenbarınaklara acil ihtiyaç duyulduğunu söylüyor.
Bunların yanı sıra yakıt ve jeneratörler ile su pompaları ve fırınlara hemen ihtiyaç duyulduğu ifade ediliyor.
Şu anda Gazze’ye neyin girip çıktığını doğrulamak zor.
Birlemiş Milletler, “ateşkes yürürlüğe girdiğinden beri, Gazze genelinde 644 bin şahsa çadır ya da yalıtım malzemesi” yardımı yapıldığını aktarıyor.
İsrail ateşkes mutabakatı kapsamında her gün 600 kamyonluk yardımın Gazze’ye girdiğini savunuyor.
İsrail ordusunun çekilmesiyle, Filistinlilerin Gazze’yi ikiye bölen Netzarim Koridoru’ndan geçmesine de izin verildi
Kahire’deki görüşmelerde Gazze’ye girecek yardımlarla ilgili problemlerin arabulucular tarafından çözülebileceği varsayılabilir.
BBC’ye konuşan üst seviye Mısırlı bir yetkili, “Mısır ve Katar’ın, devam eden siyasi karmaşıklıklar arasında tüm tarafları muahedenin kurallarına uymaya çağırdığını” söyledi.
Ateşkesin devamının herkesin çıkarına olduğunu savunan Mısırlı yetkili, “Anlaşmanın çökmesi, önemli bölgesel yankıları olabilecek yeni bir şiddet dalgası yaratabilir uyarısı yapıyoruz” dedi.
Son kriz bu hafta sonuna kadar aşılabilse bile, ateşkes görüşmelerinin bir sonraki evresi hala bilinmeyen.
İki taraf bir uzatma konusunda mutabakata varamazsa, ateşkesin ilk evresi Mart ayında sona erecek. Şimdiye kadar bu mevzudaki müzakereler ertelendi.
Netanyahu savaş mühletince Hamas’ın tamamen ortadan kaldırılması hedefini dile getirdi. Rehine takası görüntüleri, Hamas’ın Gazze’de hala çok önemli bir siyasi ve askeri güç olmaya devam ettiğine dair ispatları artırırken, İsrail Başbakanı ikinci kademeye ilişkin görüşmeleri erteledi.
Hamas, rehine teslimi ve yardım dağıtımları sırasında hala güçlü olduğunu yansıtmaya çalışıyor.
Örgüt Filistinli kümelerle iktidarı paylaşmaya açık olduğunu belirtmiş olsa da silah bırakması hala mümkün görünmüyor.
Bu atmosferde Trump’ın Gazze’yi bir Akdeniz Riviera’sına dönüştürme planı, Arap dünyasında şok ve öfkeye neden oldu.
Mısır, Filistinlilerin topraklarını terk etmesini gerektirmeyecek kapsamlı bir yeniden inşa planı hazırladığını duyurdu.
27 Şubat’ta Kahire’de düzenlenecek bir konferans öncesi Mısır, Katar, Ürdün, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan önderlerinin bir araya gelmesi bekleniyor.
Gazze’nin geleceğiyle ilgili süren uyuşmazlık, ateşkes sürecindeki karşılıklı derin güvensizlik hissini de artırıyor.
Kahire’den Wael Hussein’in katkılarıyla hazırlandı.